Ulaşım Sektörü İçin Hidrojen ile Çalışan Yakıt Hücreli Elektrikli Araçlar

Koronavirüs hastalığı 2019 pandemisi ile karbon çağından hidrojen çağına geçişte; karbon salınımının minimize edilmesi ve iklim değişikliği faktörünün en aza indirilmesinde iki ana sektöre büyük görev düşmektedir. Bunlardan biri enerji sektörü bir diğeri de ulaşım sektörüdür. Ağustos 2022 verilerine göre Dünya karbon monoksit salınımının %24’ü, ulaşım sektörü tarafından gerçekleşmektedir. Bu oranlarda kendi içinde %78’i kara araçları; %12’si hava araçları, %8 si deniz araçları ve %2’si de raylı araçlar tarafından meydana gelmektedir.

Gelişen teknoloji ve ihtiyaçlar ulaşım sektörünü de çehre değiştirmeye; daha kullanıcı odaklı, daha çevreci, daha verimli araçlar üretmeye yönlendirmiştir. Son 15 yıldır sektörün parlayan yıldızı olan elektrikli araçlar gerek düşük emisyonları gerekse daha sessiz bir sürüş ve daha az bakım maliyeti gibi sebeplerle tercih edilebilirliğini arttırmışlardır.

Paris İklim Antlaşması ve bağlamında COP21’in ardından dünya üzerindeki çoğu otomobil ve araç üreticisi, petrol yerine alternatif yakıtlar ve/veya enerji kaynaklarının kullanılması konusu üzerinde daha fazla mesai/kaynak ayırmaktadırlar. Özellikle otomotiv üreticisi ülkeler 2030-2040 planlamalarında tamamen elektrikli ve yakıt hücreli araçların üretiminin planlandığını belirtmişlerdir.

Elektrikli araçların avantajları yanında; üç adet temel bariyer bulunmaktadır, ilki düşük menzil, ikincisi fiyat optimizasyonu ve elektrik şebeke altyapı stratejilerinin iyi belirlenmesi gerekliliği ve sonuncusu ise direkt olmasa da dolaylı yoldan emisyon üretimine sebep olmalarıdır (Şebeke elektriğinin büyük bir bölümü halen fosil yakıt kullanan güç santrallerinden elde edilmektedir).

Tüm ulaşım sektörlerinde hidrojenin kullanımı ile ilgili çalışmalar gün geçtikçe önemini artırmaktadır. Hidrojen yüksek yanma özelliği ve içeriğinde karbon bulundurmadığından hem daha verimli hem daha çevreci bir yakıt elemanıdır. Bu yüzden içten yanmalı motor proseslerinde de yakıt hücreli elektrikli araçlarda da kullanılabilmektedir.

Hazırlanan bu raporda; dünya genelindeki ulaşım sektöründe yakıt hücreli elektrikli araçların nasıl konumlandığı, örnekleri, önemleri, ülkeleri ve sektörü nasıl etkiledikleri; çevresel, teknik ve ekonomik olarak analiz edilmiştir. Ayrıca bu analiz kara, hava ve deniz araçları için yapılmıştır. Rapor sonunda gelecekteki çalışmaların hangi konular üzerinde yoğunlaşabileceği de öngörü olarak verilmiştir.

Türkiye’nin otomobili “Togg” dahil olmak üzere; en kısa zamanda ülkemizin de yakıt hücreli elektrikli araç kullanacak tüm sektörlerde yerini alması temennimizdir. Raporun ülkemize, ulaşım sektörüne ve ilgililere yararlı olmasını ümit ederiz.

Dr. Hüseyin Turan Arat
Dr. Mustafa Kaan Baltacıoğlu
Meryem Gizem Sürer

Paylaş